Korona döneminde Türkiye’ye dönmek, ismini verdiğimiz yazı serimizin ikincisi yayında.
04 Nisan’da döndüğüm Türkiye’de yaşadığımız süreci ve karantina şartlarını sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu yazı serisini sizlerle paylaşmadan önce özellikle üzerinden 4-5 gün geçmesi istedim. Böylece, farklı uygulamaları, yemek kalitesi gibi konuları daha net görmüş oldum. Dün uçağa bindiğimiz süreçte kalmıştık. Buradan devam edelim.
Podgorica’dan Adıyaman’a doğru hareket eden uçağa bindiğimizde yolculuğun yaklaşık 2 saat 5 dakika süreceği anons edildi. “Neden, Adıyaman’a uçtuk?” sorusunun cevabı net olmamakla birlikte, tahminimce; korona sürecinde farklı illerdeki personel ve boş yatak kapasitelerinin verimli kullanılması. Örneğin, Azerbaycan’dan gelen uçak Tranzon’a, Irak’tan gelen uçak Afyon’a indirildi.
THY uçağında 3+3 oturma düzeni vardı ve tüm koltuklar doluydu. Personel sadece maske ve eldiven kullanarak önlem almıştı. Uçakta sandviç ve su ikramı yapıldı. Sorunsuz bir uçuş sonrası Adıyaman Havalimanı’na indik.
Burada, Sağlık Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Kızılay, AFAD, Emniyet, Valilik, Belediye, Havalimanı ve KYK personelinin müthiş uyumu ve çalışılmış başarılı bir senaryo bizi karşıladı. Bütün personel büyük bir özveri ve nezaketle bizlere hizmet ettiler. Ben burada bize emeği geçen herkese teşekkür ederek süreci anlatmaya devam etmek istiyorum.
Uçaktan tahliye sürecinde tek sıra olarak sıraya geçirildik. Eski maskelerimizi atmamızı söyleyen personel, bunların yerine bize yenilerini verdi. Bu arada havalimanından, yerleştiğimiz yurt binasına kadar karşılaştığımız herkes beyaz koruyucu tulum, maske, gözlük ve şeffaf kalkan takmıştı. Önlemler hat safhada idi. Maskelerimizi değiştirdiğimiz ve tek sıra olduğumuz kuyruğun havalimanına girilen ilk kapısı bir tür dezenfeksiyon odasına dönüştürülmüştü. Buraya beş kişi halinde giriliyor, 1-2 dakika bir solüsyon püskürtülüyordu. Bu kapıdan sonra havalimanının içine doğru yine tek tek geçtik.
Bizleri ayrı ayrı masalarda karşılayan personel hastalıkla, nereden geldiğimiz ve çalıştığımız işle ilgili bazı sorular sordu. Sonrasında vücut ısılarımız ölçüldü. Ardından, pasaport noktasına geçtik. Burada da önlemler çok sıkıydı, sosyal mesafeye uyulması için bir personel sürekli olarak direktif veriyordu. Hasta olduğundan şüphelenilen 2 kişi buradan direkt olarak ambulanslara alındı ve hastaneye gönderildi.
Pasaport kontrolünün ardından Adıyaman Belediyesi’ne ait otobüslere 12-13 kişilik gruplar halinde bindik. Valizlerimizin de uçaktan alındıktan sonra dezenfekte işlemine tutulduğunu öğrendik. Tüm otobüsler dolduktan sonra, bir konvoy halinde kaldığımız yurda doğru hareket ettik. Konvoyda, AFAD araçları, polisler, ambulanslar da yer alıyordu. Adıyaman Emniyeti, tüm kavşaklara polis araçları yerleştirmişti.
Böylece kaçmak isteyen, otobüsleri güzergah dışına çıkartmak isteyenlerin önüne geçilmek istenmişti. Bunun yanında kavşaklardaki polisler trafik ışıklarını etkisiz hale getirerek, tüm geçiş üstünlüğünü bizim konvoya vermişlerdi. Bir kez bile durmadan, direkt olarak 14 gün zorunlu karantinada tutulacağımız yurt binasının bahçesine kadar hızlıca seyahat ettik.
Buraya geldiğimizde saat farkı, havalimanındaki işlemler ve seyahat süreleri sonrasında saat gece yarısına yaklaşmıştı. Yurt içinde görevli personel öğlen saatlerinden beri bizi ve bizden önceki uçaklarla buraya gelen vatandaşlarımıza hizmet etmişlerdi. Buradaki görevlilerde tıpkı havalimanı personeli gibi tam teçhizatlı bir biçimde korunaklı kıyafetler giymişlerdi. Yurt bahçesinde kurulu 10 ya da 12 masada görevliler vardı. Otobüslerden tek tek inerek masalar önünde sıraya geçtik. Masaların önüne bantlar çekilmiş ve böylece sosyal mesafe korunmuştu. Bu masalarda yine bizden bazı bilgiler alındı ve yerleşeceğimiz yurt odaları için sırayla kayıtlar yapıldı.
Kayıt işlemlerinin ardından görevli personelin yardımı ve yönlendirmesi ile odalarımızın olduğu bloklara, buradan da kat ve odalar geçtik. Bizim geldiğimiz yurdun adı; “Safvan Bin Muattal Kız Öğrenci Yurdu”. KYK’ya bağlı 3 blok ve 9 kattan oluşan oldukça büyük bir yurt binası. Bu yurdun yaklaşık 300 odası bulunuyor. Adıyaman’a, Karadağ’dan karantinaya gelen grubun büyük bir kısmı burada bulunuyor. Grubun diğer kısmınınsa başka bir yurt binasında gözetim altında olduğunu öğrendik.
Yurt odalarımıza yerleşmemiz ve karantina şartlarıyla ilgili detayları da yarın ki yazımda sizlere aktaracağım.
İlk yazıyı buradan okuyabilirsiniz:
